Devletlerin, ulusların tarihinde önemli dönüm noktaları ve bu dönümlere imza atan liderleri vardır. Bizim tarihimizin de Alpaslan'dan Osman Gazi'ye, Fatih'ten Kanuni'ye böylesi muhteşem dönüm noktalarına imza atmış liderlerimiz, devlet büyüklerimiz olmuştur. Bu onur listesinin 20. yüzyıldaki mihenk taşı, Mustafa Kemal Atatürk'tür.

"Benim ölümlü vücudum bir gün toprak olacak, Türkiye Cumhuriyeti dünya durdukça yaşayacaktır." diyen, Milli mücadelenin emsalsiz kahramanı, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu, başöğretmeni, münevveri Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün aramızdan ayrılışının üzerinden tam 85 yıl geçti.

Gazi Mustafa Kemal, idealist bir liderdi. Onun idealizmi yüksek vasıf ve özelliklerine inandığı milletinin, hürriyet ve bağımsızlık aşkından geliyordu. En büyük ideallerinden biri milli sınırlarımız içinde, milli birlik ve beraberlik duygusuyla kenetlenmiş uygar bir toplum oluşturmaktı. Hür ve bağımsız ülke idealini gerçekleştirdikten sonra, Türkiye'yi çağdaş medeniyet idealine yöneltmiştir. Savaştaki kahramanlıkları ve orduyu mükemmel yönetmesinin yanında, devlet kurup yönetmekteki ustalığı, ileri görüşlülüğü ve barışseverliği ile tarihte eşine az rastlanan yöneticilerdendir.

Atatürk, çocuklara ve gençlere çok değer veren bir liderdir. Onları ülkenin aydınlık geleceği olarak görmüştür. Bursa'da kendisini karşılayan çocuklara ve gençlere söylediği:"Küçük Hanımlar! Küçük Beyler! Hepiniz geleceğin birer yıldızı, gülü, mutluluk parıltısısınız. Memleketi asıl aydınlığa boğacak sizlersiniz. Kendinizin ne kadar önemli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız." sözünü gençler unutmamalı ona göre davranmalıdır.

Atatürk demek, çağdaşlık demektir. Kalkınma demektir, çalışmak demektir. Bilim demektir. Sanat demektir. Vatanını, bayrağını ve milletini sevmek demektir. Bugün, Büyük Atatürk'ün yolundan giden bizlere düşen görev; yüzümüzü geleceğe dönmek, ufkumuzu geniş, hedeflerimizi büyük tutmaktır. Bunun için, 10 Kasım'ları aydınlık geleceğimize yönelik adımlarımızın esin kaynağı haline getirmeliyiz. Atatürk'e saygının gereğinin bu olduğuna, O'nun manevi huzuruna, ancak bu şekilde başımız dik, alnımız açık olarak çıkabileceğimiz inancında olmalıyız.

Tarihin her sayfasına acı ve şanlı hatıraların altın harflerle kazındığı bir mirasın sahibi Yüce milletimiz, kendini milletine adayan liderini hiçbir zaman unutmayacaktır. O'nun gösterdiği yolda emin adımlarla ilerlemeye devam edecektir.

Türk ve dünya tarihinde kıymetli bir yer edinmiş Büyük Önder, "En büyük eserim." dediği Türkiye Cumhuriyeti'ni genç nesile, genç nesli biz öğretmenlere emanet etmiştir.

Eğitim camiası olarak en öncelikli sorumluluğumuz; Cumhuriyetimizin değerlerine sahip çıkan, muasır medeniyet seviyesine ulaşma idealinin gerçekleşmesine katkıda bulunan nesiller yetiştirmektir.

Atamızın en büyük emaneti olan Türkiye Cumhuriyeti'ne her zaman sahip çıkmalıyız. "İstiklalden İstikbale Türkiye Yüzyılı" "Eğitim Yüzyılı" olacak vizyonu, bizlere emanet edilen genç nesillerle; "Devletimize, Vatanımıza, Cumhuriyetimize, Demokrasimize, Bölünmez Bütünlüğümüze ve Milli İradeye" sahip çıkarak Mamak eğitim ailesi ve tüm paydaşlarımızın desteğiyle, Türkiye Cumhuriyetimizin 100. yılına   yakışır çalışmalar yaptık yapmaya devam edeceğiz.

 "İki Mustafa Kemal vardır. Biri ben, ölümlü Mustafa Kemal. Diğeri milletin içinde yaşattığı Mustafa Kemal ülküsüdür.  Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz."

İstiklal mücadelemizin Başkomutanı, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü aramızdan ayrılışının 85. yıl dönümünde bir kez daha saygı, rahmet ve minnetle yad ediyor; Millî Mücadele kahramanlarımız, topraklarımızı vatan yapan tüm şehit ve gazilerimizin, aziz hatıralarını saygı ve şükranla anıyorum.  Ruhları Şad Olsun!

                                                                                                                                                  Elif ÖZBEK

                                                                                                                                   Mamak İlçe Millî Eğitim Müdürü